Dünyanın hiçbir yerinde kimse için hayat beş dakikalığına durmaz. Bu ülkede hayat durur, zaman akmaz ve insanları sadece nefes alır, O’na saygılarını ve minnettarlıklarını sunarlar.
Her sene o beş dakika, tüm yaşamları boyunca duyacakları minneti, özlemi, sevgi ve saygıyı temsil eder. Ve onun miraslarına sahip çıkma ülkülerini, inançlarını, kararlılıklarını tekrarla ithaf ederler.
Washington – ABD, Mexico City / Meksika, Havana – Küba, Santiago – Şili, Bakü – Azerbaycan, Bişkek – Kırgızistan, Wakayama – Japonya, Yeni Delhi – Hindistan, Budapeşte – Macaristan, Astana – Kazakistan, Albany – Avustralya, Sidney – Avustralya, Bükreş – Romanya, Amsterdam – Hollanda, Dakka – Bangladeş, Karlsbad – Çekya, Kabil – Afganistan, Aşkabat – Türkmenistan, Wroclaw – Polonya, Vise – Belçika, Lima – Peru, Santo Domingo – Dominik Cumhuriyeti, Wellington – Yeni Zelanda, Roma – İtalya, Rotterdam – Hollanda, Üsküp – Makedonya, Yehud – İsrail gibi bir çok ülkede heykeli, anıtı, adına yapılmış bulvarlar, parklar-binalar vardır. Küba’da yabancı bir insana ait heykel olarak sadece onun heykeli vardır. Emperyalizme karşı yaptığı tüm savaşları, mücadeleleri kazanarak ardından dünyaya gelen bir çok liderin idolü olmuştur. Onlardan bazıları, mücadelesini verdiğimiz özgürlük ve ruh için bizim fotoğraflarımızı değil tüm dünyaya ilham veren Atatürk’ün fotoğraflarını duvarlarınıza asın demişlerdir.
Bir insan düşünün, memleketi için yaptıkları dünyaya mal olsun. Sadece ülkesinde değil her yerde saygıyla anılsın, bugünün dünyasına bile ilham kaynağı olsun. Bugün ona karşı duranların fikirlerini ve var olmalarını bile eserleriyle güvence altına almış olsun. Unutmuş olanlara, cehaletlerini aşamayanlara, sıradanlaştıranlara hatırlatmak isteriz. Bunun adına Asil bir ruh, Eşine az rastlanır bir deha, Tüm dünyaya yetecek dev bir yürek denir. Böylesi bir insanda var olup hayata tecelli etmesinden sonra kalplerden silip atılamaz, tarihten koparılamaz…
“Savaşta Türkiye’yi kurtaran, savaştan sonra da Türk Ulusu’nu yeniden dirilten Atatürk’ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de en büyük kayıptır. Her sınıf halkın O’nun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahramana ve modern Türkiye’nin Ata’sına layık bir tezahürden başka bir şey değildir.”
Winston Churchill 1938